Çocuklarımızı İngilizce Öğrenmeye Nasıl Teşvik Ederiz?

Maalesef ülkemizde başarılı bir İngilizce öğretimi söz konusu değil. Başarılı olanlar eğitim örnekleri de sınav ve okuma odaklı. Bu durum o kadar biliniyor ki Cem Yılmaz'ın bir skecinde dediği gibi sorsanız dünya tarihini İngilizce anlatabilecek Türkler pasaport kontrolünde ziyaret amacınız nedir dendiğinde duraksayabiliyor!

Türkiye'nin Yabancı Dil ile İmtahanı

Eskiye göre ilerleme olduğunda şüphe yok kuşkusuz. İnternet çıktı bir çok yazıcılı ve görsel kaynağa erişmek kolaylaştı, bizim zamanımızdaki gibi sıkıcı, resimsiz ve egzersiz içermeyen ilmihal gibi yazılmış İngilizce gramer kitaplarından daha iyi materyallere erişilebiliyor. Ancak yine de dünyada en iyi İngilizce konuşan ülkeler arasında değiliz. Kuşkusuz bunun en büyük nedeni dil ile ilgili yanlış politikalardan önce yabancı dile karşı "yabancı düşmanı" bakış açısıdır. Bir çok kişi için yabancı dil "halledilmesi" gereken, sınav geçtikten sonra unutulan, araçsallaşmış bir enstrümandır sadece. Hal böyle olunca onu dünyayı anlamak ve ilerlemek için yaşamın ayrılmaz, keyifli ve aslında o kadar da zor olmayan parçası olarak idrak etmek kolay olmaz. Vakti zamanında bir siyasinin rakip adayının bir çok bilmesine dair kendisine yapılan hatırlatmada verdiği "ne gerek var, icap ederse çevirmen tutarız" mealinde verdiği cevap, yabancı dili nasıl gördüğümüzün en üst perdeden özetidir.

Kendi kendime öğrenip bu sayede yurt dışında iş bulmama ve daha bir çok şeye vesile olan yabancı dili ilk öğrenirken kendime verdiğim sözü unutmuyorum. O zamanlar okumayı çok arzu ettiğim ve Türkçesi olmayan bir kitabı İngilizcesinden okumayı hedeflemiş ve muvaffak olmuştum. Benim için dil bir enstrüman değil bana Türkçesi olmayan entelektüel bir cennetin anahtarıydı. Bu yüzden formel İngilizce eğitii almış bir çok arkadaşımdan daha fazla fayda elde ettim.

Peki nasıl sevdireceğiz

Dikkat ettiyseniz yazıda asla çocuklarımıza nasıl İngilizce öğretiriz ifadesini kullanmadım. Kanaatimce bizim en obsesif yönümüz bu aşırı didaktiklik, bilgiyi enjektöre koyup beyinlere zerketme merakı... Oysa insan beyni de ruhu da böyle çalışmıyor. Sevmediğiniz şeyi öğretemezsiniz, sevdirmediğiniz şeyi öğretemezsiniz!

Şarkılar

Bu nedenle ilk adım öğretmek değil, yabancı dile dair sevgiyi bulaştırmaktır. Bunu sağlamak için ise yabancı dil bilmeseniz bile onu sevmeniz icap eder. Bu ise çeşitli şekillerde yapılabilir. Bunlardan ilki yabancı müzikler olabilir. Seçtiğiniz basit ve sözleri ezberlenebilir şarkıları evde açabilir, sözlerini tekrar etmeyi deneyebilirsiniz, mükemmel olmanıza gerek yok, özellikle "country" müzik adı verilen şarkıların çoğu basit sözcüklerden oluşan şarkılar içerir. Eğer Spotify adlı müzik programı kullanıyorsanız aşağıdaki gibi listeleri dinleyebilirsiniz.

https://open.spotify.com/playlist/1OGuiWywotuzZFZMMH2OXO

Sizin merakınız

Eğer İngilizce biliyorsanız, evde mümkün olduğu kadar İngilizce konuşun. Bunu çocuğunuzla değil de online arkadaşlarınızla yaparsanız bir süre sonra bu çocukların ilgisini çekecektir. Kendileri ile konuşmanızdan her zaman hoşlanmayabilirler. Kendi deneyimlerimde, İngilizce anlattığım derslere şahit olan çocuklarımın ilgilerinin arttığını gördüm.

Eğer İngilizce bilmiyorsanız da yapabileceğiniz çok şey var. Annem evdeki nesnelerin üzerine İngilizcelerini yapıştırırdı. Bu sayede bir çok temel kavramı öğrenmiştim. Ayrıca İngilizce radyoları anlamadığımız halde dinleme de iyiydi. Burada dili öğrenmemiştim ama şiddetle merak etmiş ve dili sevmiştim.

Kelimeler değil kalıplar

Bu yöntem sadece çocuklar için de değil sizin için de geçerli, eğer yeni öğreniyorsanız. Çoğu insan sadece kelime ezberler ancak kelimeler cümle kurmaya yetmez. Bunun yerine "Bugün hava yağmurlu" gibi kısa cümleleri ezberleyin. Bu durumda aynı cümlenin varyantlarını yani mesela "hava bugün güneşli" gibi bir ifadeyi kolayca sadece "güneşli" kelimesini öğrenerek kurabilirsiniz ayrıca cümle yapılarını da öğrenmiş olursunuz.

Tarih: 2024-10-08 22:00

Etiketler: ebeveyn ingilizce